Türkçeyi Hissediyorum, ODTÜ Geliştirme Vakfı Özel Lisesi’nin “Türkçeyi Hissediyorum.” projesine ait bir web günlüğüdür. Proje, yurt dışında doğan, yaşam, bilgi ve deneyimleri yaşadıkları ülkenin diliyle biçimlenen “üçüncü kuşak”tan bir grup gence, dil aracılığıyla ulaşmayı; onlara, Türkçenin söz varlığını ve anlatım zenginliğini hissettirmeyi hedeflemektedir.

02 Mayıs 2012


4- Öyküde adı geçen Baudelaire’in Albatros şiirinde ne anlatmaktadır ve bu şiirle İznikli Leylek arasında nasıl bir bağlantı kurulabilir? Yazınız.

Metinde Albatros türündeki kuşlar anlatılmaktadır. Albatros en başta güzel ve görkemlidir, ama zaman içinde yıpranmış, gülünç ve çirkin biri haline gelmiştir. Yükseklerde uçan, biraz kibirli bir kuştur. Ama yere indiğinde, kendi krallığının dışına çıktığında sıradan biri haline gelir. Topallayarak yürür ama aslında bunun nedeni geniş ve büyük kanatlarıdır. İznikli leylek de Albatros’a benzer. En başta güzeldir. Ama sonra kanadı kırılmış, yeryüzüne düşmüştür. Tm ihtişamını kaybeden kuş kanadı kırık, boynu bükük tek başına kalır. Zaman içinde çevresine uyum sağlar. Albatros kundan tek farkı da budur. Geri dönme şansı yoktur, farklıdır ama benzeme başlar, pes eder.




a)Öyküden alınmış yukarıdaki parçadan hareketle, edebiyat metinlerine konu olan kişilerin özellikleri hakkında neler söylenebilir? Açıklayınız.



Edebiyat metinlerinin çoğunda mükemmelliğin aksine sorunları olan,hasta, mutsuz ve dertli insanlar konu alınır.  Metinlerin  temelinde bir sorun olur, tüm hikaye veya durum bunun çevresinde oluşmuştur.  Eğer  metindeki leylek uçabilse  diğerlerinde biri olacak, insanların dikkatını bu kadar çok çekemeyecek, düşüncelerini etkilemeyecekti. Her eksiklik beraberinde başka ayrıcalıklar getirir. Leylek bu ayrıcalıklar olmadan mutlu olamayacaktı.





 b) Yukarıdaki parçanın son cümlesinde (“Yeryüzünde hiçbir şey, istediğini ele geçirmek kadar hayal kırıcı değildir.”) yazarın ne ifade etmek istediğini açıklayıp bu düşünceyi işleyen bir metin oluşturunuz.



“Her ayrıcalık, beraberinde başka sorunlar getirir.” Derler. Ben bu düşünceye katılmıyorum. Bence her sorun, beraberinde başka ayrıcalıklar getirir. Mükemmellik düşünüldüğü kadar da ‘mükemmel’ bir şey değildir. Aslında bir hayalden başka bir şey de değildir. Her zaman mükemmel olduğum zaman neyi hayal edeceğimi merak etmişimdir. Evet, hayal etmek de sorunların getirdiği ayrıcalıklardan biridir. Mükemmel olunca sonsuz mutluluğa da ulaşmış oluyoruzdur herhalde. Ama mutlu adam pek fazla düşünmez, çünkü onun hiçbir derdi yoktur, sadece hayatını yaşar. Dert insansa düşünür, daha iyisi için çabalar, kafasını kullanır. Diğeri gibi tüm gün yan gelip yatmaz. Peki şimdi siz söyleyin, hangisi daha ‘mükemmel’?