1-Öyküde, altı çizili olan sözcüklerin
(ameliye, kinaye, huşu, nirengi, nirengi noktası, teveccüh, ihtiyatlı, kadit,
kolonyal, alil, övür olmak, caka, biteviye, zillet, serazat, hışır) anlamlarını
sözlükten araştırıp sözcüklerin metindeki anlamlarını ve kökenlerini yazınız.
Ameliye(Ar.): Teorikte
var olanın uygulamasını yapma. Metinde dili biraz kesilip törpülenmiş bir
saksağandır “böyle bir ameliye geçirmiş” saksağan diye bahsedilen
Kinaye(Ar): 1. Düşünüleni
dolaylı olarak anlatan söz 2. Üstü kapalı, sitemli, dokunaklı söz. Metinde
“dolayıdır, ileri gelir” anlamında kullanılmıştır.
Huşu(Ar.): Tanrı'ya
boyun eğme, gönlü korku ve saygı ile dolu olma
Nirengi noktası(Far.):
Belli sayıda noktanın konumunu kesin olarak tespit edebilmek için, bu noktaları
tepe olarak kabul ederek bir alanı üçgenlere bölme işi.
Teveccüh(Ar.): Güler
yüz gösterme, yakınlık duyma, hoşlanma, sevme.
İhtiyatlı(Ar.): sf.
Herhangi bir konuda ileriyi düşünerek ölçülü davranan, önlem alan, sakıngan
Kadit(Ar.): Zayıf,
güçsüz
Kolonyal(Fr.): Sıcağı
geçirmeyen, içi mantarlı bir tür şapka
Alil(Ar.): Hastalıklı,
sakat
övür olmak: Metinde
içli dışlı olmak anlamında kullanılmıştır.
Caka(İt.): Gösteriş,
çalım, kabadayılık, fiyaka
Biteviye: Tekdüze,
sürekli anlamında kullanılmıştır.
Zillet(Ar.): Hor
görülme, aşağılanma.
Serazat(Far.): 1.
Serbest, özgür. 2. Tasasız.
Hışır: Taşkınlık gösteren, yaramaz