Almanya'ya Türk işçilerinin gönderilmesi için 31 Ekim 1961 tarihli Ankara sözleşmesi 50.yılında.
Süreci irdelemek, sürecin geldiği noktadaki yeni kuşakları anlamak için sayısal bir neden. Özellikle göçmene ve Türkiye'ye getirdikleri, götürdükleri, öte yandan başta Almanya, Avrupa ülkelerinde sonu gelmez uyum, uyumsuzluk, yabancı, ve öteki olmak tartışmaları açısından." konuşulması gereken bir süreç diyor Yüksel Pazarkaya. Önemsiyoruz Yüksel Pazarkaya'nın yazdıklarını, çünkü o bu sürece Ankara Sözleşmesi ile katılmasa da toplumsal sorumluluk bilinci yeşermiş bir öğrenci ve yazının odağında insan ve toplum olduğunu ayrımsamış bir yazar olarak sürece doğrudan katılan insanın tutanağını tutmuş.
Biz De Göçün ellinci Yılında Oradaydık...
"Gün olur
yaban
sılan olur
unutursun ninnisini dinlediğin dili"
Oradaydık, çünkü unutmasınlar istedik ninnisini dinledikleri dili.
İşte bu nedenle, bu yıl ikincisi yapılan Türkçeyi Hissediyorum projemizde pusulamızı Almanya'nın Köln şehrindeki arkadaşlarımıza çevirdik.
Türkçenin inceliklerini onlarla yeniden keşfedebilmek, bilmediğimiz sözcükler karşısında merak duyabilmek, bir sözcüğün peşine düşebilmek için heyecanlarını hiç yitirmeyen
öğrencilerimiz
Türkçenin inceliklerini onlarla yeniden keşfedebilmek, bilmediğimiz sözcükler karşısında merak duyabilmek, bir sözcüğün peşine düşebilmek için heyecanlarını hiç yitirmeyen
öğrencilerimiz
Asena Köksal
Başak Melis Öcal
Burak Balık
Cantürk Şen
Çağla Düzbasan
Esra Balcı
Gamze Ünlü
Gülseren Bilge Özkan
Leyla Nur Duman
Sarp Tanrıdağ
Sude Saraç'la birlikte yola çıktık.
Deniz Zeka- Kaan Özyer
Başak Melis Öcal
Burak Balık
Cantürk Şen
Çağla Düzbasan
Esra Balcı
Gamze Ünlü
Gülseren Bilge Özkan
Leyla Nur Duman
Sarp Tanrıdağ
Sude Saraç'la birlikte yola çıktık.
Deniz Zeka- Kaan Özyer