Türkçeyi Hissediyorum, ODTÜ Geliştirme Vakfı Özel Lisesi’nin “Türkçeyi Hissediyorum.” projesine ait bir web günlüğüdür. Proje, yurt dışında doğan, yaşam, bilgi ve deneyimleri yaşadıkları ülkenin diliyle biçimlenen “üçüncü kuşak”tan bir grup gence, dil aracılığıyla ulaşmayı; onlara, Türkçenin söz varlığını ve anlatım zenginliğini hissettirmeyi hedeflemektedir.

24 Mart 2012

İkra Şimşek


1-Öyküde, kümes neyi temsil ediyor? Metinden örnekler vererek açıklayınız.


Kümes, tavukların akşamları, sahipleri tarafından kapatıldıkları yerdir. Bu öyküde ise genelde olduğu gibi küçük ve dar bir yer. Öyküyü anlatan tavuk ilk başlarda kümesin onlara yettiğini ifade ediyor. Fakat devamında kümesten çıktıkları zamanın günün en iyi zamanı olduğunu belirtmekde, çünkü kümese sığmıyorlar. 
Kimi zaman da genç kadın tarafından bağırta çağırta teker teker bırakıldıklarını anlatıyor.
Bence bu öyküde ki kümes kelimesi düpedüz tavukların hapis hayatı sürdürdükleri bir alanı temsil ediyor. Metinden verdiğim örneklerde bu durumu çok iyi yansıtıyor.



2-Öyküde, niçin yalnızca tavuklardan biri dışarıyı merak ediyor ve çıkmak istiyor? Bu birinin özelliği nedir, hangi özellikleriyle diğerlerinden ayrılır? Açıklayınız.


Diğer Hayvanlar yaşadıkları ortamdan memnunlar. Onlara bakan hanım düzenli olarak Su ve Buğday veriyor. Fakat dışarıya merak salan tavuk, orada ki hayata özlem duymakda. Daha iyi tavuklar arasında ve daha anlayışlı horozlarla bir ömür sürdürmek istiyor. Horozun devamlı saldırılarından ve yaşadığı alanın küçük olmasından şikayetci. Diğerlerinden farkıda bu yüzden. Çünkü başkaların ona verdiği biçime göre değil, kendi çizdiği yol üzerinden gitmek istiyor.


3-Öyküde, horozun temsil ettiği değerler nelerdir ve nasıl bir kişilik özelliği vardır? Açıklayınız.


Bu öyküde ki horoz her ne kadar 'gücünü' kendinden güçsüz ve savunmasız tavuklara göstermekde olsada, öykü de tavuğun anlattığı gibi esasında kendi de çok korkak bir varlıkdır.
Horoz büyük ve aynı zamanda kuvvetli, hiçbir şeyden korkmuyormuş gibi görünen ama tam tersi bir varlık olan bir varlığı temsil ediyor.







4-Öyküyü bize kim anlatıyor ve yazar, niçin böyle bir anlatıcı tercih etmiş olabilir? Öykünün içeriğinden hareketle açıklayınız.


Öyküyü bizlere anlatan bir tavuk.
Yazarın böyle bir tercihde bulunması ancak tavukların kümesde yaşadıklarını ve oradan başka hayatları olmadığı için, ve bu öyküde olduğu gibi dışarıya merakları olabilme ihtimali üzerinden yorumlayarak bir yol göstermek istemiş olabilir.



5-Yazar, bu öyküyle bize ne anlatmak istiyor olabilir? Öyküden yansıyan dünya görüşü nedir? Siz bu görüşe katılıyor musunuz? Açıklayınız.


Yazarın, bu öyküyle bize anlatmak istedikleri, her ne kadar yaşadıklarımız ve yaşadığımız hayatın monotonluğu içerisinde kaybolup gitsekde her zaman bir çıkış yolu var olduğu üzerindedir.
Bize çizilmiş ve biçilmiş olan yolları yürümek zorunda değiliz. Özgür bireyler olarak kendi kararlarımızı almak ve kendi seçimlerimizi yapmakda özgürüz. Ve bunları yaparken hiç kimsenin etkisi altında kalmamak için çaba gösterilmesi gerekiliyor.
Ben, bu konuda yazarın görüşüne katılıyorum. Çünkü, öyküde bahsi geçen hayvanlar gibi küçücük ve dar bir kümesde kimse yaşamak istemez.
Ayrıca özgürlük ve seçim yapma hakkı herkesin sahip olduğu bir haktır.
Bunu nasıl kullandığın sana kalmıştır.